Translate

12 Temmuz 2011 Salı

Cemal Süreya’dan, “Tanpınar’ın Şiirdeki Gizli Rolü...”


Cemal Süreya, 1962 yılında, şiirde karşıt akımları temsil ettikleri Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ölümü üzerine bir yazı kaleme alır. 

Süreya, Tanpınar’ın şiirde gizli bir görevi yerine getirdiğini savunur:

“ESKİ İLE YENİ ARASINDA KÖPRÜ”

“Aslında Ahmet Hamdi Tanpınar’ın şiirimizdeki gizli aksiyonu, kendi şiirini aşıyor. Şiirimizi an içinde değil de, bir süre içinde görmeye çalışalım, bakın, bu gerçeği nasıl yakalayacağız. Bir an içinde şiirimize bakalım. Ahmet Hamdi pek öyle bir varlık göstermez. Ama gelişme içinde düşünelim. Ahmet Hamdi nasıl lif lif, damar damar yayılmış türlü şairlere, göreceğiz. Bütün yapıcı şairler öyledir. Ahmet Hamdi, Yahya Kemal’den aldığı espriyi bir noktaya, Oktay Rifat’a ulaştırmayı bilmiş, becermiştir. Zaten şiirimizdeki rolü de daha çok budur. Görünmez bir şekilde eski şiirle yeni şiir arasında sağlam bir köprü olmuştur.

“ŞİİR BEĞENİSİ ÖYLE YÜKSEK Kİ…”

“Bugün hece şiirinden kala kala iki önemli ad kaldı. Biri Necip Fazıl. Öteki Ahmet Hamdi Tanpınar. Dar bir evren Tanpınar’ın evreni. Ancak şiir beğenisi öyle yüksek ki, bu dar evren içinde, dili en iyi imkanlarla yoğurmuş. Orhan Veli akımından önceki Türkçenin en yüksek beğeni ölçüsü Ahmet Hamdi’nin şiirindedir. Ahmet Hamdi sadece o Türkçeyi yakalayabilmekle kalmamış, onu yer yer etkilemiştir de. Ancak son yıllarda üst üste gelen yeni şiir davranışları Türkçenin şiir içindeki anlamlı noktalarını, nirengi noktalarını da altüst ettiğinden o eski güzellik ölçüleri değişti. Birçok şairinki gibi Ahmet Hamdi’nin mısralarındaki elektrik de ortadan kalktı. Ama yine de yeni şairlere en yakın sanatçılardan biri de oydu. (…)

“Herşey bir yana, titiz bir ustaydı. İşini seven, işini iyi bilen bir sanatçıydı. Bugün aramızda kaç kişi var onun kadar tutkuyla, aşkla sarılan şiire. Şiir tarihimizde adı her zaman anılacaktır.”

(Şapkam Dolu Çiçekle, Toplu Yazılar I, Cemal Süreya, YKY Yayınları)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder