Translate

4 Haziran 2010 Cuma

James Joyce’un Nora’sı ve Dublin’i…

Stanislaus Joyce’a

1906, Roma

“(…) Dün evliliğimizin yıldönümüydü ve yüreğimde memnuniyetimin günü olduğu için kıra gittik ve büyük oranda yiyip içtik. (…)
“Umarım iyisin ve eminim Georgie’yi görsen memnun olursun. Şimdi iyi ve konuşabiliyor. İştahı iyi, 8 dişi var ve aynı zamanda Stannie nerede dediğimizde şarkı söylüyor, göğsüne vurup nonc’e piu (Fr.artık burada değil) diyor. Buraya sokuşturulan mektuptan Nora’nın kültür ve özgürlüğe doğru attığı dev adımları anlarsın. Geçen akşam onu elma kabuklarını iğnelerken buldum. Geçenlerde de bana İsa ile Allah aynı mı diye sordu ve kendisine coğrafya öğretmemi istedi.”

***
Nora Barnacle Joyce’a,

1909, Dublin

“Canım küçük Noram, senin bana aşık olduğunu düşünüyorum, değil misin? Seni benim şiirlerimi okurken düşünmekten hoşlanıyorum. (Senin için bunları keşfetmek beş yılı aldıysa da..) (…)
“Sevgili aşkım, Dublin beni hasta, hasta, hasta ediyor. Başarısızlık, hınç ve mutsuzluk kenti. Dışında olacağım günleri bekliyorum. (…)
“Tatilin tek gününde eğlenmedim. Annen içgeçirme alışkanlığımı belirterek bununla yüreğimi kırabileceğimi söyledi. Benim için kötü olmalı tahmin ederim. (…)
“Dublin tiksinilecek bir kent, bana göre çok fazla iğrenç. O kadar tiksindim ki yiyemiyorum. “

(James Joyce’a Mektuplar, Düşün Yayınları)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder